Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük Okulu
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük Okulu

Hogwarts RPG
 
AnasayfaKapıLatest imagesAramaKayıt OlGiriş yap

 

 Audrina Lynn Hayes

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Audrina Lynn Hayes
Ölüm Yiyen
Audrina Lynn Hayes


RPG Puanı :
Audrina Lynn Hayes Left_bar_bleue96 / 10096 / 100Audrina Lynn Hayes Right_bar_bleue

Mesaj Sayısı : 15
Asa : Söğüt ağacı, esnek, 12 inç, tek boynuzlu at kılı.
Ruh Halin : Audrina Lynn Hayes Cheesyol1ye8
Kayıt tarihi : 13/08/09

Audrina Lynn Hayes Empty
MesajKonu: Audrina Lynn Hayes   Audrina Lynn Hayes Icon_minitimePerş. Ağus. 13, 2009 2:55 pm

Çalan telefonun tiz sesi Audrina’yı tatlı uykusundan uyandırdı, ne diye arıyorlardı ki şimdi?! Direniş iyi güzel tamam ama insan arada huzuru da arıyordu canım. “Buyrun, Wildflower? Evet biliyorum, organize etmiştim. Ne, ulaşmamış mı?! Tamam hemen kontrol ediyorum.” Karşıdakinin telefonu kapattığını bildiren sesi duyar duymaz genç kızın uzun ince parmakları telefon tuşları üzerinde hızla hareket edip son olarak arama tuşuna bastı. Şansına telefon çalıyordu, “Hadi, hadi, aç şu lanet telefonu...” Sabırsızlığı son raddedeydi şimdi, ama aksi gibi telefon uzun uzun çalmasına rağmen açılmıyordu. Bir daha denedi, bir daha; ama sonuç aynıydı, hüsran. Tek hamlede uzandığı kanepeden ayağa fırladı; bir terslik olmalıydı, bu hiç normal değildi, adamlara telefonlarını açık tutmalarını ve ilk çalışta açmalarını tembihlemişti, yoksa iş yatardı, anlaşma böyleydi. Ama ya bu herifler Audrina’nın sözünü uygulayacak kadar gözükara olduğuna inanmamışlardı – ki buna pek ihtimal vermiyordu Rina, o kadar da aptal olamazlardı sonuçta – ya da gerçekten başları beladaydı. Her iki durum da kontrol gerektiriyordu, Audrina kısa siyah montunu ve botlarını üzerine geçirdiği gibi dışarı fırladı.

Arabasına atladı, motoru çalıştırıp gazı kökledi; siyah Porsche’un takip edeceği rotayı ezbere biliyordu, o rotaya uygun sürmeye devam etti. Her şey normal seyrindeydi; caddelerde tek tük birkaç arabadan başka ses yoktu, kaldırımlar yine sızmış birkaç ayyaş haricinde boştu, Tornville kasabası sıkıcı hayatına devam ediyordu yani, her şey yolunda görünüyordu, ta ki... "Kahretsin, nolmuş burda?!” Audrina hızla frene asıldı, araba kayarak dururken genç kız arabanın durmasını bekleyemeden kendini dışarı attı. Hamilton Caddesi’nin sonundan sağa dönüp devam etmesi gereken son model araba oraya varamadan paramparça olmuştu. İçgüdüleri yine doğru sinyali vermişti yani, biraz(!) geç de olsa. Koşarak kaza alanına gittiğinde görünürde kimse yoktu, o pislikler işlerini bitirip kaçmış olmalıydılar.

“LanetolsunLanetolsunLanetolsun!” Audrina seri şekilde küfretmeyi kesip kaza sonrası oluşan enkazı incelemeye koyuldu. Siyah Porsche’un en büyük hasarı arkadan aldığı açıkça belliydi, arka tampon paramparçaydı, kalan kısımlar ise göçmüştü. Saldırının arkadan olmasına şaşırmamıştı Audrina, hedef belliydi ne de olsa, arka koltukta olacaklardan habersiz kuzu kuzu oturan biricik dahimiz. Sahi adam neredeydi? Arabanın dibine geçip kafasını kırık camlara doğru uzattı; görevli adamlardan ilki alnından vurulmuş kanlar içinde sürücü koltuğunda yatıyordu, diğeri ise – pek bir şey kalmamıştı bedeninde, paramparçaydı, eksik parçalar da ortalarda görünmüyordu, Audrina eksikleri görmek istemediğini farketti birden – sürücünün yanındaki ön koltuktan aşağıya kaymış, yarı oturur yarı yatar tuhaf bir vaziyetteydi. Bu ikisinin yerinde kendisi de olabilirdi, bu düşünce Rina’nın midesini bulandırdı; gerçi o bu ikisinin aksine ne yapar eder kurtulmanın bir yolunu bulurdu, en azından uğraşırdı. Olanlara hala inanamıyordu. “Kırk yılda bir kaytariyim dedim, olana bak!” Gerçekten adam ölmek zorunda mıydı yani?! İçindeki öfkenin yükselip bütün bedenini ele geçirdiğini ve içini yakmaya başladığını hissedebiliyordu. “Ama hata bende, en baştan o iki salağa güvenilmeyeceğini bilmeliydim!” Yumruklarını hınçla sıktı, çenesi sinirden kaskatı kesilmişti, titriyordu.

Üst üste yaptığı görevler ve tüm bu koşuşturmaca Audrina’yı yormuş, o da biraz dinlenmek istemişti, küçük bi’ kaçamak. Yerine ceplerine biraz para sıkıştırdığı iki kişiyi görevlendirmişti. Zaten görev de basitti; adamı belirtilen yerden al, istenilen yere götür, problem olursa icabına bak. Ama bu kuş beyinliler bunu bile becerememişler, üstüne üstlük hem kendilerini hem de profesörü öldürtmeyi başarmışlardı; beyin olmadıktan sonra güç de bi’ işe yaramıyordu haliyle. Audrina o ikisine hiç acımadığını farketti, sahi ne ara taşlaşmıştı bu kadar kalbi? Şimdi bunu düşünmenin yeri de zamanı da değildi, üstelik onlar bu sonu haketmişlerdi.

Elde ettiği sonuçlar üstünkörüydü; arkadan saldırılmış, üç ölü var. Daha fazla bilgi toplamalı, bu işin faillerini bir an önce bulmalıydı. Tam o anda aklına gelen şey onun olduğu yerde kalakalmasına sebep oldu, çanta. Çanta neredeydi? Pmler sadece profesörün peşindeler miydi, yoksa projelerden de haberleri var mıydı? İçini hızla kemirmeye başlayan endişeden kurtulmanın tek bir yolu vardı, Audrina da onu yaptı, aramak. Sessiz adımlarla arabanın arka tarafına geçti, parçalanmış bagajın bir kısmı görünüyordu; Audrina ellerini açıp bir şey fırlatıyormuş gibi yana savurdu, bagajın kalan kısmı da yuvasından çıkmıştı, genç kız havada asılı duran parçayı yavaşça yere bıraktı; kaza sırasında yeterince patırtı kopmuş olmalıydı, daha fazla gürültüye hiç gerek yoktu, dikkat çekmek istemiyordu, zaten başında uğraşması gereken yeterince problem vardı. Bagaja göz gezdirdi, ilkyardım malzemelerinin bulunduğu bir torba hariç bomboştu, çanta burada yoktu; Audrina da olmasını beklemiyordu, önemli projelerin bulunduğu bir çantayı kim, hangi akla hizmet bagaja koyardı ki zaten?! O zaman profesörün oturduğu yerde olmalıydı çanta; belki de gizli bir bölme ayarlanmıştı, ama hayır öyle bir durumda mutlaka haberi olurdu. Of, çantayı bir kere görmüş olsa böyle uzun uzadıya aramasına gerek kalmayacak, boşuna vakit kaybetmeyecekti. Tek yapması gereken gözlerini kapatıp çantayı hayal etmek ve onu çağırmak olacaktı, yakın çevredeyse anında bulurdu bu yöntemle; ama kahretsin bilmiyordu işte, niye sormamıştı ki sanki! Arabanın yan tarafından dolaşıp önce ön, sonra arka koltukları iyice aradı, ama nafile,çantaya dair hiçbir iz yoktu. Tek bulabildiği kan lekeleri, kopmuş organlar ve arabanın hurdaya dönmüş parçalarıydı. Cesedi de görememişti henüz, belki çanta da cesetle beraber olabilirdi; küçük de olsa bu da bir ihtimaldi sonuçta.

Audrina ön taraftan arabanın hiç geçmediği sağ tarafına doğru ilerlerken az ileride, yerde boylu boyunca yatan cesedi gördü. Ama ondan önce farkettiği şeyler de vardı, cesedin başında dikilen iki siluet gibi mesela, bir kadın ve bir erkek. Endişeyle biraz uyuşan öfkesi tekrar bütün benliğini sardı, gözleri alev alev olmuştu yine, yumrukları sıkılı halde onlara doğru sessizce yürümeye başladı. Bu iki ajan görevin başarılı olup olmadığını kontrol etmeye gelmiş olmalıydılar, ucubeler. Kızın yerden eğilip bir şey aldığını gördü, karanlıktan tam emin olamasa da mermi kovanı olduğunu seçebiliyordu, işte kanıtları topluyorlardı! Bu onu daha da sinirlendirdi – böyle bir şey mümkünse tabi -, resmen çileden çıkmıştı; tüm o eğitimler, uğraşmalar olmasa çoktan öfkeden kendini kaybederdi, şu an bile kendini zor tutuyordu. Duyulup duyulmamayı umursamadan – aslında duyulmaya uğraşıyor gibiydi – koşar adımlarla iki siluete doğru ilerledi, aralarında azıcık bir mesafe kalmıştı şimdi; Audrina arayı kapatana kadar önce erkek sonra kadın olan arkasını dönmüştü, Rina yüzlerini görünce şaşırdı, ikisi de genç görünüyorlardı, kendi yaşlarında olmalılardı. Yine de bu şaşkınlık hali uzun sürmedi; çocuğun kıza siper olduğunu görünce dudak büktü, ah ne kadar romantik, kalbi sızlamıştı doğrusu(!). Kızın lafını duyunca ruh halini yansıtan psikopat gülümsemesi tüm yüzüne yayıldı, “Çok geç tatlım.” Öldürücü bir ses tonuyla sarfettiği sözlerin ajanlar üzerindeki etkisi gözle görülür nitelikteydi. Merminin yere düşerken çıkardığı tok ses - ‘Tık tık tık’ Bir kaç kere yerde sekmiş ve sonunda durmuştu mermi, Audrina insanların yaptığı filmlerin birinde böyle bir sahne gördüğünü hatırlıyordu – hepsinin bir an için dikkatini dağıtsa da üç genç de çabucak toparlandı.

Sonra birden ışıklar söndü, kız elektriğe hükmediyor olmalıydı. Audrina birkaç saniye etrafına bakınıp sağ avucunu hızlıca açtı; sokak eskisi kadar parlak olmasa da yine de aydınlamıştı. Bu sarı kafa elektriğe hükmediyorsa, kendisi de ampullere söz geçirebiliyordu. Kızın bunu beklemediği ortadaydı, bu şaşkınlık anından yararlanan Audrina ellerini sağa sola hızlı sallamaya başladı – en azından dışarıdan böyle görünüyor olmalıydı – oysa Audrina ritmik ve düzenli hareketlerle sokakta yeni bir düzenleme yapıyordu. Birkaç saniye içerisinde – daha karşısındaki iki PM ajanı ne olduğunu anlayamadan – üç kristalist bir dairenin içinde hapsolmuşlardı. Daireyi oluşturan nesneler ise banktan çöp konteynırına kadar geniş bir yelpazeye sahipti; ama yapacak çok da bir şey yoktu, Audrina’nın elindeki malzemeler de kısıtlıydı sonuçta, yine de iyi iş çıkarmıştı. Bu barikat çok güçlü bir engel değildi belki, ama karşısındaki iki PM’i yavaşlatacağı kesindi. Hissettiği nefreti her bir kelimesiyle karşısındakilere kusuyordu şimdi Audrina: “Noldu böcekler, pisliğinizden emin olmak için kontrole mi geldiniz?”
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Rolande Addié
5. Sınıf
Rolande Addié


RPG Puanı :
Audrina Lynn Hayes Left_bar_bleue100 / 100100 / 100Audrina Lynn Hayes Right_bar_bleue

Kadın
Mesaj Sayısı : 1462
Yaş : 29
Savaş Tarafın : Chiarore Suo Guardia
Rp Partneri : Forever Sébastien! He is my love angel.
En Belirgin Özellik : Sabırlı kişilik ve oldukça sakar o.O
Asa : 21 Inch,Hipogrif Tüyü, At Kılı
Ruh Halin : Audrina Lynn Hayes 37978406tk7qx0
Kayıt tarihi : 26/06/09

Galleon
Galleon: 1000
Patronus: Seçilmedi

Audrina Lynn Hayes Empty
MesajKonu: Geri: Audrina Lynn Hayes   Audrina Lynn Hayes Icon_minitimePerş. Ağus. 13, 2009 3:05 pm

Ren uymumu ve uzunluk güzel. Sadece dikkatimi çeken yazım hataların. " Nolmuş? " değil de " Ne olmuş? " demeliydin. Birkaç yerde daha aynı hatayı yapmışsın. Birde *ilk yardım* ayrı yazılır sen bitişik yazmışsın belki dalgınlıktan olabilir bilmiyorum. Betimlemeleri beğendim oldukça hoş ve yeterli. Karakterini yönetim şeklin güzel rp akıcı olmuş. Tek tük yazım hataları dışında bir sorun yok.

RPG Puanınız:96
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Audrina Lynn Hayes
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Victoria Lynn Hogan
» Victoria Lynn LeDarc
» Jamie Lynn Spears

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Hogwarts Cadılık Ve Büyücülük Okulu :: Role Play Game Dışı :: Site Arşivi :: RPG Arşivi-
Buraya geçin: