Oliver H. Whisper' ın odası

Konu: Oliver H. Whisper' ın odası Perş. Haz. 25, 2009 3:50 pm

Oda fazla büyük değildi; orta seviyede bir büyüklüğü vardı. Profesör Whisper'ın dersler haricinde hep bulunduğu odaydı. Bir fincan çayını önüne alır burada çalışırdı. Odasının sağ tarafında büyük bir kitaplık vardı. Kitaplığı görünce acaba bunların hepsini okumuş mudur diye düşünebiliyor insan. Ama profesör hepsini okumuştu. Solunda ise kitaplığa nazaran daha küçük olan meşe ağacından yapılmış kahverengi, boydan boya camlı bir vitrin vardı. İçinde kadehler ve alt kısımda ise çeşitli içkiler vardı. İçkiler tabiki örencilere ikram edilmiyordu. Yalnızca gelen profesörlere vs. Ortada kocaman bir masa vardı. Oldukça eski görünüyordu ya da eskitme yapılmıştı. Masanın arkasında dönen sandalye. Masanın önünde iki tane sandalye vardı ve ortalarında ufak bir de sehpa. Öğrenciler cezaya kaldınğında bu sandalyelere otururlar. Öğrencileri eğer profesörle ilgili bir durum olursa buraya gelip onunla konuşabiliyorlardı. Profesör Whisper oldukça samimi fakat otoriter bir insandı. Bu yüzden öğrenciler onun karşısında rahat fakat saygılı bir pozisyonda oturuyorlardı. Saygılı olmazlarsa... Kötü şeyler olabilirdi...

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası Perş. Haz. 25, 2009 9:37 pm

Olivia kaçıncı kez bu koridorlardan geçiyordu emin değildi. Hogwarts'ın güzelliğine alışmak zordu. Üstelik cinayetlerin ardı arkası kesilmeyen bir yerde yaşarsanız Hogwarts en güvenilir yerdi. Her tablo ile tanışıyor kendini tanıtıyordu. Tablolardan bazıları rahatsız edilmek istememiş Olivia'yı dışlamışlardı. Ama o inadına konuşmuştu. Bu da Hogwarts'ta daha şimdiden düşman listesi yarattığını gösteriyordu. Artık koridorlardan geçerken bütün tabloları tanıdığını görüp selamlıyordu. Bazılarının bakışı çok sevecendi ama bazıları gerçekten rahatsız oluyormuş gibi bakışlar atıyorlardı. Ama Olivia'nın umurunda değildi. Burayı gerçekten çok seviyordu.

Dördüncü kata gelmişti. Issız olmasına rağmen tablolar olduğu için seviniyordu. En azından konuşacak birileri vardı. Koridorda biraz ilerleyince bir kapının açık olduğunu gördü. Burası kapıda yazdığına göre Tılsım-muska profesörünün odasıydı. Tereddüt ederek kapıya yaklaştı ve açık yerlerinden içeriye göz attı. İçeride bir adam duruyordu. Nasıl biri olduğunu bilmiyordu ama tanışmak istiyordu. Sonunda beklemekten sıkılıp kapıya iki kere vurdu. Adam dönüp bakmıştı.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası Cuma Haz. 26, 2009 1:14 pm

Profesör Whisper öğrenci listesini incelerken kapıdan birinin ona baktığını farketti. Ama aldırmadı. Fakat sonra kapıdan görünen bayan kapıya iki kere vurdu. Profesör döndü ve ona baktı.

"Buyrun, içeri girmek ister misiniz?" diye sordu canayakın bir tavırda. Kadına bakınca bir profesör olduğunu anlamıştı ama hangi dersin profesörü olduğunu bilmiyordu. Anlaşılan o da Profesör Whisper ı tanımıyordu. Kadın gülümsedi ve içeriye bir adım attı. Şöyle bir etrafa baktı ve ardından profesöre.

Profesör Whisper "ben yeni tılsım profesörüyüm. Hogwarts'a yeni geldim. O yüzden fazla kimseyi tanımıyorum. Siz profesörsünüz değil mi?" dedi ve ona eliyle masanın önündeki rahat sandalyelerden birine buyur etti.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası Cuma Haz. 26, 2009 1:56 pm

"Buyrun, içeri girmek ister misiniz?" demişti adam. Ses tonu ve tavırlarıyla iyi birisine benzediği belliydi. Olivia gülümseyerek bir adım daha atıp odaya girdi. Etrafa bakarken kendini bulmuştu. Sağ tarafta büyük bir kitaplık vardı. "Acaba bunları okumuş mudur? Belki o da benim gibi kitapları seviyordur." diye düşündü. Diğer tarafta ise kadehler ve içkiler ile dolu bir vitrin vardı. Gözü içkilere kaymıştı. Bir kaçını tanısada çoğu ona yabancı gelmişti. Olivia bunları düşünürken hiçbir şey dememişti. Adam devam etti.

"Ben yeni tılsım profesörüyüm. Hogwarts'a yeni geldim. O yüzden fazla kimseyi tanımıyorum. Siz profesörsünüz değil mi?" demişti. Olivia profesörün söylediklerine çok sevinmişti. Çünkü o da hogwartsa yeni gelmişti. Yalnız kalacağına üzülüyordu. Şimdi kendi gibi biri daha vardı. Adam masasının önündeki sandalyeyi işaret ederek oturmasını istedi. Olivia başını sallayarak oturup konuşmaya başladı.

"Evet biçim değiştirme profesörüyüm. Bende sizin gibi hogwartsa yeni geldim. Kimseyi tanımıyorum." diyip gülümsemişti. Olivia bu profesör ile çok iyi anlaşacağını düşünüyordu.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası Cuma Haz. 26, 2009 8:37 pm

Kadın başını sallayarak oturup konuşmaya başladı.

"evet biçim değiştirme profesörüyüm. Bende sizin gibi hogwarts a yeni geldim. Kimseyi tanımıyorum" deyip gülümsedi. Profesör Whisper onunla iyi anlaşacağını düşünüyordu.

"demek sizde yeniler grubundansınız. Adım Oliver." dedi. İçkilerin bulunduğu vitrine bakarak "bir şeyler içmek ister misiniz? Profesörler için çok kaliteli içkilerim var." dedi profesör whisper gülümseyerek. Ayağa kalktı ve vitrine doğru ilerledi. Camla kaplı kapağı açtı ve iki kadeh çıkardı.

Elini şişelerin üstünde gezdirip "Ateş viskisi mi, kaymak birası mı
?" diye sordu nazikçe. Profesör Whisper bir arkadaş bulduğuna çok sevinmişti. Gerçi bütün yılı yalnız geçireceğine inanmıyordu ama bir an önce bir tanıdığı kişinin olmasını istiyordu.

"Siz bana ismini bahşetmeyecek misiniz?" dedi.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası Cuma Haz. 26, 2009 10:55 pm

"Demek sizde yeniler grubundansınız. Adım Oliver." demişti profesör gülümseyerek. Olivia yeni birisiyle - üstelik bu kişi onun gibi yeni bir profesördü - tanışmaktan çok mutluydu. Oliver içkilerin bulunduğu vitrine bakarak "Bir şeyler içmek ister misiniz? Profesörler için çok kaliteli içkilerim var demişti." Olivia neden bu kadar suskun kaldığını anlamamıştı. Genelde en çok konuşan taraf o olurdu. Sadece başını evet anlamında sallamakla yetinmişti. Oliver bunun ardından "Ateş viskisi mi, kaymak birası mı?" diye sormuştu. Olivia biraz düşündükten sonra "Ateş viskisi" diye cevap verdi. İçkiyi kadehlere doldururken konuşmaya başlamıştı.

"Siz bana ismini bahşetmeyecek misiniz?" demişti. Doğru ya Olivia konuşma içerisinde ismini söylemeyi unutmuştu. Bu nasıl bir tanışmaydı böyle kendinden utandı. Hemen "Olivia" diyivermişti. O kadar hızlı söylemişti ki garip kaçacağına emindi. Adamın içkileri doldurmasını beklemişti. Adam kadehlerden birini ona vererek kendi sandalyesine oturmuştu.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası C.tesi Haz. 27, 2009 12:35 pm

"olivia" dedi birden kadın. Profesör whisper onun böyle aniden söylemesine şaşırmıştı. Kadehlerden birini Profesör e verdi birini de kendine aldı ve yerine oturdu. "memnun oldum, Olivia" dedi.

Profesör Whisper bir yudum ateş viskisi aldı. Ve masasının ne kadar dağınık olduğunu görüverdi. Şimdi yüzü biraz kırmızıya çalmıştı. Profesör Olivia 'nın biraz sırıttığını gördü ve "afedersin, çalışırken kitaplar, parşömenler falan dağılıvermiş. Daha yeni farkediyorum kusura bakmayın" dedi. Bir yığın parşömeni toparlarken bir anda eli kadehe çarptı ve kadehin içindeki ateş viskisi parşömenlere döküldü.

"Kahretsin" dedi ve hemen parşömeni çekti. "ohh," dedi rahatlamış bir şekilde "önemli bir şey değilmiş yalnızca öğrenci listesi" dedi gülmeye başladı.

"Daha fazla sakatlık çıkmadan..." dedi ve asasını çıkarttı. Masanın üstündeki dağınıklığa tutarak asasını ufak bir hareketle salladı ve "toplan" dedi. Bütün parşömenler bir yığın halinde -fakat düzenli bir yığın- üst üsteydi. Kitaplarda aynı şekilde.

"ben şunları hemen kitaplığa koyayım" dedi gülümseyerek.

Profesör Olivia onu izliyordu, bir yudum daha ateş viskisinden aldı.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası C.tesi Haz. 27, 2009 2:13 pm

"Memnun oldum, Olivia." demişti. Olivia yine konuşmamıştı. Sadece başını sallamak yetindi. O sırada Oliver kadehinden bir yudum aldı. Oliver'ın gözleri bir an masasına kaymıştı. Olivia döndüğünde gülmemek için kendini zor tutmuştu. İçinden "O da benim gibi" demişti. Olivia gülmemek için yüzünü kastı ve biraz gülümsedi. Oliver'in yüzünün kızardığı Olivia'nın gözünden kaçmamıştı.

"Afedersin, çalışırken kitaplar, parşömenler falan dağılıvermiş. Daha yeni farkediyorum kusura bakmayın." demişti. Yüzü kızarmış bir halde masasındakileri toplamaya çalışıyordu. Olivia gülmemek için kendini zor tutuyordu. Bir anda eli kadehe çarpmış ateş viskisini parşömenlere dökmüştü.

"Kahretsin." dedi ve hemen parşömeni çekmeye çalıştı. Olivia kendini tutamamış hafif kıkırdamıştı. "Ohh." demişti rahatlayarak. Olivia kağıda çaktırmadan bakmaya çalıştı. "Önemli bir şey değilmiş yalnızca öğrenci listesi" dedi ve gülmeye başladı. Olivia'da gülmeye devam etti.

"Daha fazla sakatlık çıkmadan..." dedi ve asasını çıkardı. Olivia sırıtmaya devam ediyordu. Oliver'in "Toplan" demesiyle parşömenler ve kitaplar düzenli bir şekilde üst üse gelmişlerdi. Olivia tekrar kahkaha atmamak için ateş viskisinden bir yudum aldı.

"Ben şunları hemen kitaplığa koyayım." dedi gülümseyerek. Olivia burada kalmak çok istiyordu. Gerekirse akşama kadar kalırdı ama Oliver'i meşgul etmek istemiyordu. "Belki işleri var." diyordu kendi kendine. Ateş viskisini bitirip gitmeliydi.Olivia ateş viskisinden bir yudum daha aldıktan sonra konuşmaya başladı.

"Kendinizden hiç bahsetmediniz. Hogwarts'a gelmeden önce neler yapıyordunuz?" demişti Olivia ama bunun özel bir soru olup olmadığına karar veremedi. Oliver ile konuşmak istiyordu. Oliver bunu anlamış gibi görünüyordu. Olivia kızardı.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası C.tesi Haz. 27, 2009 2:31 pm

"Kendinizden hiç bahsetmediniz. Hogwarts'a gelmeden önce neler yapıyordunuz?" demişti Olivia.

"Ah, aslında pek bir şey yapmıyordum." dedi ve düşündükten sonra "geziyordum sadece. Dünya üzerindeki büyücü türleri hakkında bilgi topluyordum. Ah Ravenclaw a karşı bir hayranlığım var. Onun kişisel geçmişini araştırıyordum. Onun yaşadığı bölgelere gittim vs. Sonra İrlandaya gittim. Durmstrang okuluna. Orda profesörlüğe başladım ama kabul edildikten sonra vazgeçtim. Müdürü iğrenç derecede korkak biri. Sonra Hogwarts'a geldim. Başvuru yaptım. Ve burayı çok seviyorum." dedi ve derin bir nefes aldı. Kesintisiz bir şekilde çok uzun konuşmuştu.

"işte böyle. Tılsıma merakım da Ravenclaw'a hayranlığımdan geliyor heralde. Gezerken onun için de araştırma yaptım." Kitaplığa baktı ve "Aslında bu kitaplarda fazla çeşit yok. Çoğu büyücü tarihi, Ravenclaw ve Tılsımla ilgili." dedi. Kendini çok övmüş gibi hissetti ama sonra 'olanları söylüyorum' diye düşündü.

"öğrencilerimin beni çok seveceğini umuyorum ve onlara yaralı olacağımı düşünüyorum. Eğer kişisel geçmişimi düşünürsek... fazla bir şey yok" dedi ve daha yeni doldurduğu bir kadeh ateş viskisini tümüyle kafasına dikti.
Olivia bunu görünce hayrete düştü. Profesör Whisper kişisel geçmişi hakkında konuşmayı pek sevmezdi. Çünkü karanlık bir geçmişi vardı.

Ailesini çok az hatırlıyordu. 4,5 yaşlarındayken babası ve annesi seyahat esnasında bir saldırıya uğrayıp hayatlarını kaybetmişlerdi. Ona hep ablası baktı. 10 yaşında hogwarts'a geldi ve Hogwarts onun evi gibi oldu. Ablası ise şimdi ölüm yiyenlerin yanında.

"ee sen ne yapıyordun peki buraya gelmeden önce. Benimki fazla ilgi çekici değil" dedi.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası C.tesi Haz. 27, 2009 2:57 pm

"Ah, aslında pek birşey yapmıyordum." demişti. Biraz düşündükten sonra devam etti. "Geziyordum sadece. Dünya üzerindeki büyücü türleri hakkında bilgi topluyordum. Ah Ravenclaw a karşı bir hayranlığım var. Onun kişisel geçmişini araştırıyordum. Onun yaşadığı bölgelere gittim vs. Sonra İrlandaya gittim. Durmstrang okuluna. Orda profesörlüğe başladım ama kabul edildikten sonra vazgeçtim. Müdürü iğrenç derecede korkak biri. Sonra Hogwarts'a geldim. Başvuru yaptım. Ve burayı çok seviyorum." diyip derin bir nefes almıştı. Gerçekten çok uzun bir hayatı vardı ve biraz karmaşıktı. Olivia böyle değildi. Hayatı hep düzen içerisinde işlerdi.

"İşte böyle. Tılsıma merakım da Ravenclaw'a hayranlığımdan geliyor heralde. Gezerken onun için de araştırma yaptım." Kitaplığa bakıp devam etmişti. "Aslında bu kitaplarda fazla çeşit yok. Çoğu büyücü tarihi, Ravenclaw ve Tılsımla ilgili." Olivia kitaplığa bakmıştı. Çoğu kitap ona tanıdık geliyordu çünkü kitap okumaya bayılırdı. Sadece kendi alanı değil her alandan kitap okurdu.

"Öğrencilerimin beni çok seveceğini umuyorum ve onlara yaralı olacağımı düşünüyorum. Eğer kişisel geçmişimi düşünürsek... fazla bir şey yok" demişti. Oliver'in hafif duraklaması Olivia'nın gözünden kaçmamıştı. İçinden bir ses çok şey olduğunu söylüyordu ama Olivia'nın insanlarla iletişimi mükemmeldi. Birkaç gün sonra öğrenirdi nasıl olsa. Oliver bir an dalmış gibi göründü. Olivia ne düşündüğünü merak etti.

"Ee sen ne yapıyordun peki buraya gelmeden önce. Benimki fazla ilgi çekici değil" diye sormuştu. Olivia söyleyeceklerini aklında tarttı ve anlatmaya başladı. "Ben Hogwarts'tan mezun olduğumda şifacı olmak istiyordum ama sonra vazgeçtim. Ailem ile Fransaya gidince Beauxbatons Akademisi'nde çalışmaya başladım. Ama orası bazı sebeplerden dolayı hoşuma gitmiyordu." Olivia olanları düşündü. Müdüre siniri halen geçmemişti. Sonra devam etti. "Bende Hogwarts'ta çalışmaya karar verdim. Böylece burdayım." dedi gülümseyerek. Bir anda aklına saat gelince saate baktı. Zaman nasıl bu kadar geçmişti ki. Hemen ayağa kalktı.

"Ah, geç kalıyorum." dedi hızlı hızlı. Oliver'de onun ardından ayağa kalkmıştı. "Sonra görüşürüz." demişti Olivia ve odadan çıktı.

Konu: Geri: Oliver H. Whisper' ın odası C.tesi Haz. 27, 2009 3:05 pm

Rp out: bitmiştir.

» Oliver H. Whisper
» Oliver H. Whisper